• Sık Sorulan Sorular
  • Üye Olmak İstiyorum
  • Acil Kan Bilgi Sistemi
  • TES İletişim
Türk Eğitim-SEN
TÜRK EĞİTİM-SEN
KIRŞEHİR ŞUBE
  • Ana Sayfa
  • Kurumsal
    • Şube Yönetim Kurulu
    • Şube Denetleme Kurulu
    • Şube Disiplin Kurulu
  • Bilgi Merkezi
    • Haber Arşivi
    • Duyuru Arşivi
    • Genel Merkez Haberleri
  • Misafirhaneler
    • Misafirhane
    • Öğrenci Misafirhanesi
  • Kampanyalar (Kırşehir)
  • Bize Ulaşın
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Ana Sayfa
  • Kurumsal
    • Şube Yönetim Kurulu
    • Şube Denetleme Kurulu
    • Şube Disiplin Kurulu
  • Bilgi Merkezi
    • Haber Arşivi
    • Duyuru Arşivi
    • Genel Merkez Haberleri
  • Misafirhaneler
    • Misafirhane
    • Öğrenci Misafirhanesi
  • Kampanyalar (Kırşehir)
  • Bize Ulaşın
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Türk Eğitim-SEN
KIRŞEHİR ŞUBE
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ ÖNCESİNDE TBMM ÖNÜNDE EK ZAM VE REFAH PAYI İSTEDİK!

BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ ÖNCESİNDE TBMM ÖNÜNDE EK ZAM VE REFAH PAYI İSTEDİK!

15 Ekim 2025
Kategori: Genel Merkez Haberleri
A A
Facebook'ta PaylaşTwitter' da Paylaş


Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci başta olmak üzere, sendikalarımızın genel başkanları, şube başkanlarımız, teşkilat yöneticilerimiz ve kamu görevlilerinin yoğun katılım sağladığı basın açıklamamızda kamu çalışanlarının ve emeklilerimizin beklentileri ve taleplerini bir kez daha yüksek sesle dile getirdik.

Sloganlar ve dövizlerle ek zam ve refah payı istediğimiz basın açıklamamızda konuşan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanımız Önder Kahveci, “Bugün burada, adalet istiyoruz! refah istiyoruz! ek zam istiyoruz! demek için toplandık! Bugün burada bütçeden kamu çalışanlarının hak ettiği payı almak için toplandık” dedi.

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Kahveci;

“Bugün burada, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin önünde; alın terimizin, emeğimizin, hakkımızın sesi olmak için toplandık! 2026 yılı bütçesi cuma günü Meclis’te görüşülmeye başlanacak ama o bütçede memur yok, emekli yok, alın teri yok! Var olan; rakamların, hedeflerin ve hayallerin ardına gizlenmiş bir adaletsizliktir. Açıklanan son rakamlardan görüyoruz ki enflasyon yeniden tırmanışa geçti, mutfakta yangın büyüyor!

Ne var ki, 2026’da memur ve emekliler için öngörülen %11 + %7 maaş artışı, bu yangını söndürmeye değil, körüklemeye yarıyor! Bu rakamlar, memura değil; enflasyona, vergiye, hayat pahalılığına çalışıyor! Temmuz ayında yapılan zam, daha ilk ayda buharlaştı! Bugün itibarıyla kamu çalışanı 2,5 puan alacaklı, ama alacağı, veresiye defterinde kayıtlı.

Yıl sonuna kadar bu fark büyüyecek; maaşlar eriyecek, umutlar tükenecek! Bir tarafta vergi, harç, ceza artışlarıyla kendi alacaklarını güncelleyen kamu diğer tarafta aynı ekonomik gerçekleri görmezden gelen maaş politikaları var.

Biz diyoruz ki: Kamu kendi alacağını koruduğu kadar, memurunun hakkını da korumalıdır! Orta Vadeli Program’da 2026 yılı için enflasyon %16, büyüme %3,8 olarak öngörülüyor. Yani kümülatif olarak bakıldığında pastada cari olarak %21’lik bir gelişmeden söz ediyoruz. 

KAMU ÇALIŞANLARINA EK ZAM VERİLSİN, MAAŞLARA REFAH PAYI EKLENSİN!

Ama bize reva görülen %11 + %7 artış! Bu adalet midir? Bu hakkaniyet midir? Bu, kamu çalışanlarının alım gücünün düşeceğinin resmî ilanıdır!

Biz diyoruz ki: Bu bütçede memura refah payı yoksa, adalet yoktur! Bu bütçede ek zam yoksa, hakkaniyet yoktur! Kamu çalışanlarına ek zam verilsin, Maaşlara refah payı eklensin, Kaybolan alım gücü mutlaka telafi edilsin! Statü adaletsizliğine son verilsin. Kamuda ücret adaleti kalmamıştır.

Aynı işi yapan insanlar, statü farkı bahanesiyle farklı maaşlar alıyor. Toplu sözleşme döneminde işçilere yüksek, memurlara düşük zam öngören anlayış, memuru “üvey evlat” konumuna düşürmüştür. Biz kimsenin kazancına göz dikmiyoruz.

Biz sadece adalet istiyoruz!

Biz sadece eşitlik istiyoruz!

Biz sadece insanca yaşamak istiyoruz!

4688 SAYILI KANUN YENİDEN ELE ALNMALIDIR!

Bugün yaşadığımız bu adaletsizliğin, bu tıkanmış toplu sözleşme düzeninin temelinde 4688 sayılı Kanun vardır! Bu kanun, artık kamu çalışanlarının hak arama mücadelesine yanıt verememektedir. Toplu sözleşme masası; kamu işvereninin istediğini dayattığı, memurun sesinin kısıldığı bir gösteriye dönüşmüştür. Bugün pazarda, markette, mutfakta yaşanan enflasyon ile resmi rakamlar arasındaki fark, herkesin hayatını doğrudan etkilemektedir. 

Buna rağmen masada, dar bir çerçeveye sıkıştırılmış hedefler dışında hiçbir teklif gelmemesi, toplu sözleşme sürecinin de işlevini yitirdiğini göstermektedir. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun devreye girdiği noktada ise durum daha da düşündürücüdür. Bu sene nasıl sancılı bir süreç yaşadığımız herkesin malumudur. Burada da bütçeye ek bir maliyet getirmeyen konularda bile ilerleme sağlanamadı.

Memurlara ayrılan 1 puanlık kaynağın, beklentinin daha yüksek olduğu bayram ikramiyesi kalemine verilmesi talebimiz dahi kabul görmedi.  

Yardımcı hizmetlilerin genel idare hizmetleri sınıfına alınması, görevde yükselme ve unvan değişikliğinde hakkaniyetin sağlanması, disiplin cezalarının belirlenecek şartlarla affedilmesi gibi mali olmayan taleplerin dahi reddedilmesi, Hakem Kurulu’nun karar alma mekanizması olmayı değil alınmış kararları onaylamayı kurumsallaştırdığını göstermektedir.

Burada özellikle vurgulamak isterim ki, kamu tarafının ketum ve kapalı tutumu, iyi niyetli sendikaların çabasını boşa çıkarmaktadır.  Bu durum, sadece sendikal hayatın değil, kamu çalışanlarının devlete ve müzakere kültürüne olan güvenini de zedelemektedir.

Artık açıkça görülmektedir ki, sendikal alanın disipline edilmesi ve 4688 sayılı Kanun’un yeniden ele alınması kaçınılmazdır. Yapılacak değişikliklerle;

Toplu sözleşme sistemi, uluslararası sözleşmelere uygun gerçek bir pazarlık zemini haline getirilmeli,

Genel ve hizmet kolu toplu sözleşmeleri birbirinden bütünüyle ayrılmalı,

İmza ve itiraz yetkisi geniş temsile dayalı bir biçimde yeniden düzenlenmeli,

Hakem Kurulu işlevsel ve çözüm üreten bir yapıya kavuşturulmalı, Kurul, kamu işvereninin değil adaletin ve hakkaniyetin sözcüsü olmalıdır! Bizim mücadelemiz, günü kurtarmak için değil; emeğin, adaletin ve alın terinin güvence altına alınması içindir. Kamu çalışanları, laf değil; sonuç görmek, alın terinin değer bulduğunu hissetmek istemektedir.

Bizler, emeğin onuru ve alın terinin değeri için; ciddiyetle, kararlılıkla ve sorumlulukla bu mücadelenin takipçisi olacağız.

Bu nedenle buradan bir kez daha haykırıyoruz: 4688 değişmeden gerçek bir toplu sözleşme sistemi hayat bulamaz!

VERGİLER YÜZDE 15’E SABİTLENMELİDİR!

Memurun maaşı artmıyor ama vergi yükü katlanıyor! Gelir vergisi dilimleri maaş zamlarının gerisinde kalıyor, ücretli çalışanlar her ay bir üst dilime geçerek daha fazla vergi ödüyor!

Bu kabul edilemez! Vergi oranları ücretliler için %15’te sabitlenmeli, gelir dilimleri ekonomik gerçeklere göre yükseltilmelidir. Kayıtlı olandan daha çok almak yerine, kayıt dışına yönelinmeli; adalet herkes için sağlanmalıdır!

MEMUR EMEKLİLERİNE İLAVE EK ÖDEME VERİLMELİDİR!

Bununla birlikte yıllarca bu devlete hizmet etmiş emeklilerimiz açlık sınırında yaşıyor! 2008 öncesi ve sonrası ayrımı, adaletin katili olmuştur. İlave ek ödeme emekli maaşına yansıtılmadığı için, memur emeklisine çalışırken aldığı maaşın sadece %45’i kadar maaş bağlanmaktadır.

BİRİNCİ DERECEYE GELEN MEMURLARA 3600 EK GÖSTERGE VERİLMELİ, YARDIMCI HİZMETLİLERİN BEKLENTİLERİ KARŞILANMALIDIR!

Bu bütçe geçmeden, emekli hakkı teslim edilmelidir! Sayın Cumhurbaşkanının sözü var:  Birinci dereceye gelen tüm memurlara 3600 ek gösterge verilecekti. Henüz verilmedi! O söz tutulmalı, teklif hemen Meclis gündemine taşınmalıdır!

Ayrıca, yıllardır unutulan Yardımcı Hizmetler Sınıfı çalışanlarımızın Genel İdare Hizmetleri Sınıfına geçirilmesi artık ertelenmemelidir! Bu düzenleme bütçeye yük değildir, adalet borcudur!

Artık sabrın sınırındayız.

Ekonomik yük memurun sırtında, adaletsizlik memurun cebindedir! 2026 bütçesi ya bu adaletsizliği düzeltecek ya da kamu çalışanlarının inancını sarsacaktır!

Biz Türkiye Kamu-Sen olarak diyoruz ki:

Adalet istiyoruz! Refah payı istiyoruz! Ek zam istiyoruz!

4688 değişsin, toplu sözleşme güçlensin!

3600 verilsin, emekli gülsün!

Vergide adalet, maaşta refah sağlansın!

Bu talepler yerine gelene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Ya hakkımızı alacağız ya da bir adım dahi geri adım atmayacağız.

Hepinize yürekten teşekkür ediyor, alın teriyle onurlu bir yaşam için verdiğimiz bu mücadelede hep birlikte kararlılıkla yürüyeceğimize söz veriyorum. Yaşasın hak mücadelemiz, Yaşasın Türkiye Kamu-Sen!



Kaynak

Önceki Gönderi

ÖĞRETMEN ADAYLARIMIZIN ÇİLESİ NE ZAMAN BİTECEK?

Son Eklenen Haberler

BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ ÖNCESİNDE TBMM ÖNÜNDE EK ZAM VE REFAH PAYI İSTEDİK!

BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ ÖNCESİNDE TBMM ÖNÜNDE EK ZAM VE REFAH PAYI İSTEDİK!

15 Ekim 2025
ÖĞRETMEN ADAYLARIMIZIN ÇİLESİ NE ZAMAN BİTECEK?

ÖĞRETMEN ADAYLARIMIZIN ÇİLESİ NE ZAMAN BİTECEK?

14 Ekim 2025
MEB ÜNVAN DEĞİŞİKLİĞİ SINAVI İÇİN DUYURU YAPMALIDIR!

MEB ÜNVAN DEĞİŞİKLİĞİ SINAVI İÇİN DUYURU YAPMALIDIR!

13 Ekim 2025
PROJE OKULUNA ATAMADA MAHKEMEDEN YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI

PROJE OKULUNA ATAMADA MAHKEMEDEN YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI

10 Ekim 2025

Haber Kategorileri

  • Duyurular (3)
  • Genel Merkez Haberleri (725)
  • Haberler (13)
  • Sık Sorulan Sorular
  • Üye Olmak İstiyorum
  • Acil Kan Bilgi Sistemi
  • TES İletişim

© 2025 Tüm Hakları Saklıdır. Türk Eğitim-SEN

Tasarım & Uygulama:

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Ana Sayfa
  • Kurumsal
    • Şube Yönetim Kurulu
    • Şube Denetleme Kurulu
    • Şube Disiplin Kurulu
  • Bilgi Merkezi
    • Haber Arşivi
    • Duyuru Arşivi
    • Genel Merkez Haberleri
  • Misafirhaneler
    • Misafirhane
    • Öğrenci Misafirhanesi
  • Kampanyalar (Kırşehir)
  • Bize Ulaşın

© 2025 Tüm Hakları Saklıdır. Türk Eğitim-SEN